Girdi yapan L'AtelierSoHo

Uyanış

Her kavram yaşadıkça oturuyor insanın zihninde, gerçekten yaşayınca öğretiyor kendini. Bir şey olmak isteyip olamamak korkunç bir his! Yapmak isteyip yapamamak, gitmek isteyip gidememek, kalmak isteyip kalacak tek bir sebep bulamamak! Zaman, yapamadığımız, olamadığımız, gidemediğimiz, kalamadığımız o anlarda birikir ve donar kalır sanki, ilerlemek isteyip ilerleyemeyiz kim bilir. Yakın geçmiş de bir gece, hayatımda çok […]

Beklenmeyen Ağrı

Havanın güzel ve balkon kapısının açık olduğu bir sabah, bir yandan mutfakta kahvemi hazırlayıp bir yandan da müziğimi dinlerken ani gelen bir ağrı ile olduğum yere kıvrılıyorum. Kendime acı eşiğimin yüksek olmasına rağmen, bu hissettiğim ağrının normal olmadığını hayırlatıyorum. Nefes almamı dahi zorlaştıran bu ağrı ile o dakikalar da ne yapacağımı bilemiyorum. Sonra toparlanıyorum. Kalbim […]

Solo Travel Roma

Yeni yılın ertesi günü mucize olmayacağını bilsek de yeni yıla girerken yeni kararlar alıyor, niyetlerimizi belirliyor, hedefler koyuyoruz. Özünde kendimizden bir rica da bulunuyoruz aslında. Doğru şekilde alınan kararların hayatımıza çok yapıcı yönleri var. Yeni yılın gelişi ile geriye dönüp baktığımız da geçen yılı gözden geçirmek ve düşünmek için güzel bi fırsat. Neler öğrendim, neleri […]

2024 Açık Mektup

Yılın ilk günü hayallerle, son günü gerçeklerle baş başa olacağımız şu son günlerde 2023’ü uğurlamanın şenliği var içimde. Olmam gerekenlerin önceden belirli olduğunu düşündüğüm hayatta; çevresel faktörlere göre belirlenmiş genel doğrular vardı. Herkes için kabul görülen doğrular. Şimdi bir şey, herkes için doğru! Benim için yanlış olabilir; benim için doğru olan şeyler de belki herkesin […]

Düş Bahçesi

  “İncelik yorgunluğu” diye bir şey var. Her şeye en derin, en anlamlı, en zarif, en empatik bakma çabası bazı anlar geliyor ki gönlünü yoruyor insanın. Bu düşüncelerimden sebep; Düşüme uzanan uzun ve kısa bir köprü hayal ediyorum ben de. Bir el, gizli ve büyülü bir geçit, kimsenin bilmediği güvenli bir yol. Sakin, huzurlu ve […]

Bir çocuk

Ailenin her zaman en neşelisi, en çok konuşanı, en bir şey beğenmeyeni, en her şeye bir kulp bulanı hep ben oldum. Çocukluğumda kendi kendime ne öğrendim diye sorsam, sanırım en iyi sıkılmayı öğrendim derdim. Hakkıyla sıkılmayı. O ne yapacağımı bilmediğim boşluğu elime alıp hamur gibi şekillendirmeyi, o hamurla yeni dünyalar, yeni hikayeler yaratmayı öğrendim. Çok, […]

Kabul Görmek

Bazı günler çok zorlanıyorum hayattan. Sanki kalbim, tüm kırgınlıklarını biriktirip önüme bir tabakta sunuyor. Zihnimin şaşkınlarına değil de kalbimin şaşkınlıklarına karşı çok dayanıksızım ben. Bu aralar bazen gücüm bu mektupları yazmaya yetmiyor. Sadece gücüm de de değil aslında, aynı zamanda vaktim, aklım ve hatta bedenim de. Söz vermiş de tutmamış gibi, bu yüzden de aslında […]

27 Eylül

Her yaş güzellikle geliyor elbet ama bazı yaşlar insana kendini başka hissettiriyor. Çoğu zaman geçen senenin aynısı olarak uyanıyor insan, ama bazen öyle uzak kalıyor ki bir önceki yaşına, yaşadığımızı hissettiğimiz anlar da bunlar oluyor işte. Rakamlar bunu sağlamıyor çünkü. Çok zorlu bir yaşı arkamda bıraktım. Şimdi yepyeni bir zaman uzanıyor önümde. İnsan dünyasının tüm […]

Pencere…

Bazı günler zor geçiyor yalan yok. Bir sebepten toparlayamıyor insan duygularını. Öylece bırakıyor içini dışarı. Sıkışıyor kendinden. Sonra uzun bir yürüyüşe çıkıyor. Biraz müzik dinliyor. Zamana emanet ediyor kendini, bırakıyor. İçinde bir yer yavaş yavaş genişliyor ya bir süre sonra, ferahlıyor hani. İşte tam öyle bir andayım dün yine tek başıma kalmışlığı seçerek uzaklaştım İzmir […]

Kendimden Kendime

İnsan yaşayıp yaş aldıkça iki şey çok değişiyor sanki; biri gözlerindeki ifade, diğeri hayattan bekledikleri. Bu aralar arkadaşlarıma ara ara öyle şeyler söylüyorum ki, bunu ben mi dedim? diyorum bir anda içimden. Oysa ne kadar değişiyor insan, düşündükleri, ihtiyaçları, beklentileri. Biz nasıl fark etmeden uzun ve engebeli yollardan geçiyorsak, yıllar da bizim üzerimizden öyle geçiyor. […]