Bazı günler diğerlerinden daha sinsi, dolunay yaklaşırken önce olumsuz etkilerini görüyorum.
İnsan değişir, dönüşür, bazen yükselebilir, bazen alçalabilir. Bundan daha doğal olan bir şey de yoktur. Kendi sağlığımın elçisi olarak iyilikte olmayı seçtiğim bu günlerde, yine belirsizlikleri, zorlukları, sürprizleri belki de insan olarak çok daha farkındalıklı derinleşerek, değişerek ve kimimiz yavaş kimimiz daha hızlı evrilerek yepyeni umutlar ile devam ediyoruz.
Sadakat, sevgi, güven, değer, şefkat gibi kelimeler hayatımızda çok önemli ama bunların başına “öz” koyduk mu işler değişiyor. İnsan uzun ve geniş bir yol, git git bitmez, ruh ise bir mücevher değer biçilmez! Yolda içimizdeki bazı sesleri susturmayı öğrenmek gerek; yapamazsın, edemezsin, sevemezsin, başaramazsın, cesaret edebilir misin? Hiç başlama bile, bitirebilir misin?
İnsana akıl verilmiş, bir de ruh, üstüne bir nefs, bir de nefes eklenmiş. Bazı değişimler için bir kâğıt kalem yeter. Kendimizi iyi hissetmenin ve mental sağlığımızı korumanın her zamankinden önemli olduğunu deneyimliyorum tekrar ve tekrar. Kendimizle bağlantıda kalmak ve kendimize şefkatle sarılmak için kalıplara ihtiyacımız yok.
Ek olarak Meditasyon pratiklerim de bana çok iyi geliyor, herkesin meditasyonu farklı olabilir. Duanın ve enerjinin evreni yönettiğine inandığım bi gün bugün. Kendime verebileceğim en büyük hediye önce sağlıklı bir ben! Sağlığımız en önemli hediyelerimizden biri, bunu hatırlayarak yaşamak ve yaşlanmak çok kıymetli. Zihninizde tersini söyleyen bütün olumsuz sesleri kısın ve kendinizi şunu söyleyin; ve sesini kökleyin…Hepsini hak ediyorum.
Aşkı, Aileyi, Huzuru, Varlığı, Sağlığı, Hayatı! Çünkü aklımızın köşesinde birini seçtirmeye çalışan ses haklı değil. Çünkü neden hepsi olamasın? İçinden geçmezsek, üstünden de gelemeyiz.
Kalbinle yaratıp, aklınla inşaa edecek o kadar çok şey var ki. İşte burda başlıyor dolunayın gerçek olumlu etkileri, sakin ,telaşsız, basit düşünüp, karmaşık komplike bir hale getirmeden başka sesleri kısıp kendi kalbinin sesini duymak..
Haftaya görüşmek üzere,
Evrim ONUK